Cilt Bakımı

Herkese merhaba. Gerçekten uzun bir yazıda olduğunuzu hatırlatmak zorundayım.

Eğer devam ediyorsan..

O zaman sana da merhaba iyi bakalım derken yıpratılmış cilt, ciltlerimiz. Susuz kaldınız, çok yağlandınız, kirlendiniz, temizlenemediniz, nefessiz kaldınız. Bazen sevilmediğinizi hissettiniz çünkü ayna karşısında mıncırlanıp, bilinçli bir şekilde kanatıldınız. Stresli işlerimizde hep elimizin kurcaladığı yanımız oldunuz. Hatta direkt hakaretlerimize maruz kaldınız, beğenilmeyip bir dolu boyandınız. Evet çok yıprandınız. Sevildiğinizi hiç hissetmediniz. Yani biz kaş yapalım derken gerçekten göz çıkardık.

Hadi yeni bir başlangıç yapalım.

Seni çok seviyorum cildim.

V güzelliğin, sağlığın içten geldiğini artık bilen bir birey olarak her gün yeterince su içmeden, düzenli bir uyku rutunim olmadan v öğünleri atlamak zorunda kalsam da bunu telafi etmek için güçlü atıştırmalıklar v vitamin takviyeleri almadan hangi kremi temizleyiciyi maskeyi kullansam da yetmeyeceğini, ürünleri suçlayıp para v zaman kaybedeceğimi biliyorum.

Özellikle su.
Aldığımız oksijen oranı düşük, vücutlarımız zamanla buna adapte olmuş ama bu sağlıksız. Hava kirli, egzoz sanayi derken içimize soluduğumuz şey zehirle karışık maalesef. Bu yüzden bol su içmek tercih değil şart.

Yukarıda okuduklarınızdan sıkıldınız mı? İnsan bildiği şeyleri yapmadığını hatırladığında sıkılır çünkü. Hemen çözülsün ister. Hemen, hemen, hemen olsun.

Üzgünüm.

Şimdi yukarıdakileri uyguladığımızı düşünelim. V gelelim dış takviyelere; kremler mendiller maskeler yıkama jelleri tonikler serumlar yağlar vs vs...

Havanın bile kirli olduğu bu yeryüzünde onca dokunduğunuzu, elinizi cep telefonlarını, çantalarınızı cüzdanlarınızı tek tek bir düşünün. Her şeyi aynı elle yapıyoruz v her şeyin sonunda bir "off" ya da "ohh" çekip yüzümüze alnımıza dokunuyoruz? Zaten bi de makyajla maskelemiştik.

Eee ne yapalım yani?
Vallahi bilmiyorum :)) Bilinçlenelim diye şey ettim ben.

Haha şaka!

Koskoca çantalarla dolanıyoruz içlerinden selpak, ıslak mendil, kolanya v nemlendiri eksik etmeyelim. Ellerimizi telefonlarımızı cüzdanlarımızı silelim belli sıklıkla. Çantalarımızı öyle her yere koymalım dışarılarda. V dışarıdan getirdiğimiz çantayı yatağın üstüne atmayalım, bakın bu önemli.

Yatak demişken. Çarşaflar. Sıklıkla değişmeli tabii ama özellikle yastık kılıfları 2-3 günde bir mutlaka değişmeli. Temiz yastık kılıfımı yok, tam yatarken aklınıza geldi ama ulaşması mı zor? O zaman hemen temiz bir tişörtünüzü geçirin. Mis gibi uyuyun. Bir de cilt bakım uzmanı olmuş bir ablamız benim cildime bakıp "sen hep sağa yatıyorsun belli, arada sola yat" dedi. Çok enteresan dimi. O an şokla sormak gelmedi aklıma ama herhalde o tarafa daha çok gözenek, siyah nokta falan var. Ama bir daha ki gidişimde soracağım mutlaka. Tabii orada olursa. Zira bir yıl oldu :))

Off daha şimdiden epey uzadı yazı.
Çayınız yoksa çay, suyunuz yoksa bir bardak su alın hadi :))
O arada şu şarkıyı da açın arkadan ohh ruhumuz yeşersin. Petite Noir - Best

Şimdi gerçekten gelelim ürünler konusuna.
Öncelikle hangi ürünü olursa olsun faydasını 1-2 hafta kullanmakla görmeyeceksiniz. Düzenli bir kullanımla ürünün yarısını görmeniz gerektiğini düşünüyorum. Evet ilk kullanımlarda anlık etkileri olacaktır. Daha taze, ferah, temiz vs ancak gözenek, çizgiler lekeler için sabretmemiz gerekiyor. V de ürünler genellikle set olarak daha çok işe yarıyorlar. Yani iyi sonuçlar aldığınız, bundan başkası olmaz dediğiniz ürün kombinasyonunu bulmuşsanız şanlısınız ama yeni başladıysanız v ne kullanacağınız konusunda kafanız karışıksa, farklı kombinasyonlar yerine aynı serinin ürünlerine yönelmeniz daha faydalı olabilir. Tabii bu nemlendiricim çok iyi, ya da gül suyundan başka tonik istemiyorum der v ona göre setin kimi ürünlerini almazsınız. Herkes kendi doktorudur, kim ne derse desin siz en iyi olacak şeyi daha iyi bilirsiniz. Dışarıdan aldığınız bilgileri kullanarak tabii :)

Temiz içerik deyip duruyor herkes. Haklılar tabii. Bu konuda kendimce düşüncelerim var benim.

Normal ciltlere sahip insanlar ürün konusunda herkesten şanslıdır ancak karma, nemsiz ama şu, yağlı ama bu ciltler için durum o kadar basit değil. Bitkisel ürünlerde nokta atışı yapmak çok daha masraflı v zaman alabiliyor. Biraz daha fazla sabır gerekiyor, daha çok ürün denemek zorunda kalabiliyoruz v bu noktada beslenmemiz daha önemli oluyor. Alt yapısı düzgün olan bir cilt, yani şimdiye kadar zaten iyi bakılmış fazla kusuru olmayan ciltler bence de bitkisel ürünler kullanmalı. Ama toparlanması gereken sorunları olan iyi beslenmeyen ciltler için daha hızlı, daha güçlü çözümler gerekebiliyor v bu noktada tamamen bitkisel ürünler yetersiz ya da yavaş kalabiliyor.

Kendimden devam ederek anlatacağım. Cildim orta okuldan beri çok fazla gözenekli v siyah noktalı, lise döneminde 2 sene ağır sivilcelerle geçti, hormon problemlerim var tamamen çözülmedi, yüzümde kıllanma var. Kıllanma demek daha çok gözenek demek. Gözenek demek kirin birikmesine müsaitlik demek, yıpranmaya yol demek. Mesela uzak doğuluların ciltleri ne kadar pürüzsüz dikkat ettiniz mi? Tüy yok o yüzlerde, bence sebebi bu.

Bir sürü yanlış şey denedikten sonra bir anda her şeyi bıraktım 2-3 sene. Ne makyaj ne bir şey. Sabah akşam yıkadım, yağ ya da nemlendiricilerim oldu sadece bir de arada gül suyu. 2-3 haftada bir evde hazırladığım maskeler yaptım. Ama yok. Stres, hayat koşulları yıprattı gözeneklerimin boyutları 3 katına çıktı, renk dengesizliği kontrolden çıktı, burnumun üstü hem siyah noktalı hemde kabuk atıyordu, siyah noktalar hep sıkılmayı bekliyordu. Bu da olmadı ama hiç bir şey yapmamaya alışmaktan bir türlü kolları sıvayamadım.

Son 3 aydır tamam artık toparlayacağım seni dedim. V başladım araştırmalara. Bitkisel ürünler şimdilik bana yeterli olmayacak biliyordum çünkü zaten onları kullanıyordum. Ben de şöyle düşündüm; önce yoğun bir çalışma ile seni toparlayalım. Nasıl ki param olsaydı önce 2 haftada bir cilt bakımı yapıp gitgide açacaktım arayı, bu sırada lazerli, vitamin takviyeli, kimyasal peelingli işlemler yaptıracaktım cildime. Şimdi bunlar yerine doğru araştırmayı yapıp işe yarar ürünlerle cildimi toparlayayım cildimin ihtiyaçlarını minimuma indireyim.

V şimdi ki >cilt rutinimi< oluşturdum. V cildim düşündüğümden çabuk toparlandı. O kadar açmış yani yavrucak :))

Evet bu ürünler arasında masum olmayanlar var. Cilt yıkama ürünlerinde paraben bile var. Ama nemlendirici, serum v maskelerde yok. Yani cildimin emeceği ürünler yıkama jellerine göre daha temiz içerikli. Yıkama jelleri ile yıkama işlemi 1dk dan kısa sürdüğünden şimdilik göz ardı etmek istedim çünkü ben çözüm istiyorum. Pozitif düşünüyorum. Çünkü canım sıkkınken 1 şişe cilt yıkama ürünü içindeki kimyasallardan daha çok zarar veriyorum kendime.

Ama bu sadece başlangıç olarak kabul ettiğim bir evre olduğu için göz ardı ettim bu detayları. Bu ürünlerin hemen hepsini aynı zamanlarda alıp başladım v muhtemelen aynı zamanlarda bitecekler v bende hoop daha temiz içerikli ürünlere hatta bitkisel ürünlere geçeceğim. V bu ürünlerle daha işim bitmemişken cildim bu kadar toparlamış ise muhtemelen artık bittiklerinde daha iyi durumda olacaktır v daha oturmuş olacak, ihtiyaçları azalmış olacak.

(NOT: İçeriğine rağmen çok sevilen kiehl's markası zamana v müşterilerinin beklentilerine ayak uydurup doğal ürünler piyasaya sürmeye başladı bile. Şu çok meşhur gece(onarıcı) serumu Midnight Recovery Concentrate üzerinden reklamını yaptığı bir de gündüz(koruyucu) serumu Daily Reviving Concentrate ürününü sürdü piyasaya. 1 haftadır kullanıyorum sonuçları paylaşacağım ama şunu söylemeliyim ki sabahları o güzel kokusu nasıl iyi geliyor :)) Neyse aynı zamanda şu an da kullandığımız içerikleri üzücü ürünlerini de elden geçirdiğini öğrendim. Hadi

Fırçayı hayatımdan çıkarmayı gerçekten düşünmüyorum ama bu ilk etap tamamlandığında bir sonraki cilt temizleyicimin granülsüz olmasını istiyorum. Fırçayı da duş aldığım akşamlar hariç kullanmaya devam edeceğim. Çünkü 2.etap siyah noktasız bir ciltle, yeni oluşumları engellemek v temiz tutmak üstüne olacak diye umuyorum. Umarım umduğum gibi olur:))

Son olarak güneş! Güzel güneş.
Kanmayın o güzelliğe. Yaz kış yağsız bir güneş koruyucu mutlaka kullanın cildinize makyajdan önce. En büyük zararı, o minik zamansız kırışıklıkları, gözenekleri lekeleri bize armağan edendir o. Çok severiz ama çok yakar. Çok dikkat.

V umarım size de faydası olacak bir şeyler vardır bu yazıda.

Buraya kadar sabredip okuyan herkese kocaman sarılıyorum. Güzel bir sohbet idi :)

Mutlu kalın :)






Yorumlar

Popüler Yayınlar